SAYFA İÇERİĞİ: Hallacı Mansur Sözleri, En Güzel Hallacı Mansur Sözleri, Hallacı Mansur Kısa Sözleri, Hallacı Mansur Sözleri Alıntıları, Hallacı Mansur Sözleri ve Alıntıları, Hallacı Mansur En Güzel Sözleri, Özlü Hallacı Mansur Sözleri, Kısa Hallacı Mansur Sözleri, Hallacı Mansur Sözleri Facebook
Güzel sözler sitemizde spiritüalist yazar ve mistik şair olan Hallâc-ı Mansûr veya Mansûr el-Hallâc sözleri ve alıntıları yer almaktadır. Abbâsî Halifesi Muktedir Bi’llâh’ın emriyle idam edilmiştir. İdam edilme sebebi zındıklıkla suçlanmasıdır. Sayfamızda yer alan sözleri sosyal medya hesabınızda paylaşabilir mesaj yoluyla sevdiklerinize iletebilirsiniz.
HALLACI MANSUR SÖZLERİ ve ALINTILARI
Darağacı, erenlerin miracıdır.
Nokta, tüm çizgilerin esasıdır.
İyi yaradılışlı olmak esenliktir.
Erkeklerin yüz boyası onların kanlarıdır.
Dillerin konuşması, kalplerin helakindendir.
Kanıyla abdest almayan aşk bizden değildir.
Mürid tövbesinin, mürad ise arınmışlığın gölgesindedir.
Bizi düşmanın attığı taş değil, Dostun attığı gül yaralar.
Hakka olan aşk, hakka götürür, Bir’e olan aşk, Bir’e götürür!
Aşk için çekilen Dar’a, başı veren ancak kavuşur Nar-ı Cam’a.
Dünyadan geçmek nefs zühdü, Ahiretten geçmek ruh zühtüdür.
Taş atanlar beni tanımaz. Halden anlayanların bir gülü beni incitti.
O’na döneceğini inanman için, ‘O’ndan olduğunu kabul etmen gerek!
Ötekini anlamak için, ötekini kendine katmak değil, ona gitmek gerekir.
Yaşamımda ölümüm, ölümümde yaşamım, ölümü ise mutluluk sayarım.
Niye dertleneyim eğer ”Ben Hakkım” demekten dar ağacına asılacaksam?
Aşkın zahiri senin gördüğün gibidir. Batını ise, inceliğinden halktan gizlidir.
Ey aşk, kendi kendini yakarken fark ettin mi cehennemin sana özendiğini?
Cehennem acı çektiğiniz yer değil, acı çektiğinizi kimsenin duymadığı yerdir.
Çile, yüce hedeflere varmanın ve yüksek neticeler elde etmenin tek yoludur.
Asla kazanamayacağın bir savaşa girmek sadece ölüm getirir; sadece ölüm…
Aşk’ta kılınan iki rek’at namazın abdesti ancak ve ancak kanla alınırsa sahih olur!
Fakir; Allan’tan başka her şeyden müstağni olan ve yalnız Allah’a bakan kimsedir.
Sözler ve sohbetler illetlere, fiiller şirke bağlıdır. Allah ise cümlesinden müstağnidir.
Bizi yaşatan şey korku ve endişeyse o zaman yaşamanın hiçbir anlamı kalmaz evlat!
Cehennemi mahşerde aramayın, nasılsa kimsenin sizi anlamadığı yerde bulacaksınız.
Seçenekleri yaratan seçenin kendisi değilse eğer bu köleliktir, kişilik ve benlik kaybıdır.
İlâhî Hakikat’i din ışığı ile arayan kimse, güneşi yıldızların ışığı ile arayan insana benzer.
Her makamın iki ilmi vardır: Kavranabilen ve kavranamayan, yani bilinen ve bilinemeyen.
Yüksek ahlak; Hakk’ı tanıdıktan sonra, halktan gelen eza cefanın insana tesir etmemesidir.
Dünyâyı unutan, nefs zahidi; ahireti unutan, kalb zahidi; kendini unutan da rûh zahidi olur.
Cömertlik denizi oldum, kime yalvaracağım? Sonsuzlukta yok oldum, kimin adını anacağım?
Sufi, ta en başından Tanrıya ulaşmayı hedefleyendir. Aradığını bulana kadar dinlenmek nedir bilmez.
İnsanlar neden bu cennet dünyayı önce cehenneme çevirir ve sonra cennete gitmek için uğraşır?
Seçenekleri yaratan, seçen’in kendisi değilse eğer! Bu Kölelelik’tir… Kişilik ve Benlik kaybıdır.
Sonsuzluktaki ilk kopuşta, O’nun aşk iksirinden içmiş varlıklar, çoğalmış yayılmışlar tüm alemlere.
İnsan bir kainattır ancak kainat da insandır. Tek tek bakarsan çok görürsün, bütün bakarsan tek görürsün.
Allah’ım! İnsanlar seni verdiğin nimetler yüzünden severler; bense seni verdiğin belalar yüzünden severim.
O iman gücü öyle bir cevherdir ki, en kutsal Aşk ateşidir. Bakmaksızın görmek, duymaksızın işitmek, öğrenmeksizin bilmektir.
Şehrin Hallaç’ıyım, kimse dilimi bilmiyor. kimse derdimi, aşkımı, dinimi, hayatımı, cinnetimi, feryadımı ve susuşumu anlamıyor.
Tevekkül; bir şehirde yemek yemeye senden daha müstahak olan birisinin bulunduğunu bildiğin zaman, yemek yememendir.
Kainat içinde bir zerre noktacık. Noktanın içinde, nokta onun içinde. Hem kainatın içinde, hem kainat onun içinde. O’ndan ama O değil.
Müridin cehdi keşfini, muradın keşfi cehdini geçmiştir. Kişinin vakti, bağrındaki deryanın incisidir; yarın kıyamet günü bu incileri mahşerin zeminine çarparlar.
Bir damla olun; küçük bir damla! Okyanusun tüm sırrını içinde taşıyan damla! Tüm kainatın sırrını taşıyan bir nokta… Bu yüzdendir ki nokta tüm çizgilerin esasıdır!
Ben ümitsizlik dergâhının kızı, Mansur’umu arıyorum, Hallacımı kaybettim, idamımı bekliyorum. Habibim ben Salâvatımı yitirdim, Kıblem asasını Nil’de unuttu.
Senin ruhun benim ruhuma şarabın saf su ile karışması gibi karışmıştır. Sana herhangi bir şey dokunduğunda bana da dokunur. Ey Allah’ım, her durumda sen bensin!
Allah’ım, bana senin için bu işkenceyi revâ görenlere rahmet et! Senin rızân için beni elimden, ayağımdan, gözlerimden, başımdan, canımdan ayıran bu kullarını affet!
Benim kollarımı, bacaklarımı, başımı kestikten sonra, cesedimi yakıp, külünü Dicle’ye atarlar. Korkarım ki, nehir taşıp Bağdat’ı basar. O zaman hırkamı nehre götürüp at.