SAYFA İÇERİĞİ: Komik Liseli Sözleri, Öğrenci Sözleri, Komik Öğrenci Sözleri, En Komik Liseli Sözleri, En Komik Liseli Sözleri, Kısa Komik Liseli Sözleri, Öğrenci Komik Sözleri, Komik Öğrenci Sözleri Yeni, Komik Liseli Sözleri Kısa, Komik Liseli Sözleri Facebook, Komik Liseli Sözleri Twitter,
Güzel sözleri derlediğimiz sitemizde bu sayfamızı komik liseli sözlerine ayırdık. Sayfamızda yer alan sözleri sosyal medya hesaplarınızda yayımlayabilir mesaj yoluyla sevdiklerinize iletebilirsiniz. Şimdi sıra sizlerde en komik liseli sözlerini yorum bölümünden bizlere ulaştırarak yayımlanmasını sağlayabilirsiniz.
KOMİK LİSELİ SÖZLERİ
Hayat kısa, dersler çok uzun.
Parmağını notuna göre kaldır.
Yazılıdan kaçan sözlüye yakalanır.
Öğrenci yapamadığı yazılıya zor der.
Tatlı söz öğretmeni yazılıdan caydırır.
Kitabın yenisi, hocanın eskisi makuldür.
Okul beni bozar, yaşasın cumartesi pazar…
Kopya veren arkadaştan kola esirgenmez.
Sınavları düşünüyorum kitaplarım kapalı.
Borç yiğidin,cetvel öğretmenin kamçısıdır.
İki öğrenci bir olunca dersler tenefüs olur.
Madem geldin dünyaya çalış fizik kimyaya.
Çek kopyanın hasını, çekme eylülün yasını…
Madem geldin dünyaya çalış fizik kimyaya.
En güzel hocam düşük not vermeyen hocadır.
Aşk ağlatır sınav sövdürür matematikçi inletir.
Biraz şen biraz deliyim hoş görün ben liseliyim.
Bana notunu söyle sana harçlığını söyleyeyim.
Üzüm üzüme, öğrenci karneye baka baka morarır.
Kulak küçüktür ama öğretmenin ağzını sulandırır.
Allah’ın var ettiği kulu, sen nasıl yok yazarsın hocam!
Sınava kopyasız girmek savaşa silahsız girmeye benzer.
Bir gülüşü var ki sanırsın cuma günü son iki ders beden.
Öğrenciyi altın sıraya oturtmuşlar ille de teneffüs demiş.
Hocanın vurduğu yerde gül biter ise disiplin çiçekçiye döner.
Disipline beraber gittiğin sınıf arkadaşın hayat arkadaşındır.
Kopya bir sanattır ama bizim öğretmen sanattan anlamıyor!
Okul benim için bir macera, sende bu macerada benimle yaşa.
Sakla samanı gelir zamanı, Mayıs’ta okul kırmanın tam zamanı.
Hocam Ankara’nın bağları kovalent bağ mı yoksa iyonik bağ mı?
Sevmek buysa üstü kalsın diyeceğim ama öğrenciyim param yok…
Her yiğidin bir yoğurt yiyişi, her öğrencinin bir kopya çekişi vardır.
İlla hayattan bir ders çıkarılacaksa ilk matematiği çıkaralım bence.
Seni ben notların için değil bana verdiğin kopyalar için sevdim gülüm…
Ders çalışırken müzik dinleyemiyorum, çünkü ders dikkatimi dağıtıyor…
Bu yazılıda kopya çeksek de mi sıfır alsak kopya çekmesek de mi sıfır alsak.
Hoca seneye görüşürüz dediğinde espri sanıyordum, meğer dersten kalmışım.
Sınıfın kralı, okulun padişahı, öğretmenin en çalışkan öğrencisi, liseliyim ben.
Uzun süreli bir ilişkinin sırrı: üç maviden uzak durun. Facebook, twitter ve skype…
Bugün disipline benimle birlikte gelecek, ateşli saatler yaşayacak arkadaşlar arıyorum.
Öğretmen ”indirin parmakları listeden kaldıracağım.” dediğinde oluşan o gerilim trafoda yok.
Sabah uyandığımda alarmın çalmasına daha 2 saatin olduğunu gördüm, sevinçten uyuyamadım.
Ben sabah okula giderken ayakkabılarımın sağıyla solunu karıştırırken. Kız saçlarını lüle lüle yapmış.
Lisede takdir, teşekkür alana 20 gün ekstradan tatil hakkı tanısalar bu ülkenin başarı oranları tavan yapardı.
Karneyi çerçeveletmek nedir lan. Katlar koyarsın göt cebine Counter oynamaya gidersin. Bu işin oluru budur.
Yazılı haftası demek; az samimi olduğunuz sınıf arkadaşınızdan bile ”kardeşim merhaba” lafını duymak demektir.
Sevgili matematik lütfen artık büyü ve kendi problemlerini kendin çöz, problemlerini senin yerine çözmekten bıktım artık!
Baba bende suç yok valla. Notlarımın yükseklik korkusu var.” dedim, sonra nasıl geldim buraya anlamadım. Burası neresi ki?
Kopya düzenine göre oturan öğrencilerin; yerlerinin değiştirilmesi sonrası bakışması, en hüzünlü ayrılık sahnesinde bile yok.
Sınavdan çıktığımda: 95 arkadaşlarla konuştuğumuzda: 75 kontrol ettiğimde: 45 hoca söylediğinde: 25 arabada: 5 evde: 15…
Kızlar iddialı erkeklerden hoşlanır dediler diye bir haftadır elimde iddaa kuponu ile dolaşıyorum. Hiç bir ilerleme yok.
Derste “hep aynı parmakları görüyorum” diyen hocama; değişik olsun diye, orta parmağımı kaldırdım. Dersten attı, mağdurum!
Akşam çalışırım. Neyse sabah erken kalkıp çalışırım. Neyse serviste çalışırım. Neyse ilk ders çalışırım. Neyse kopya çekerim.
Parasını verip dershaneye yazılıyorduk hoca gelmeyince de seviniyorduk. Zengin miydik, gerizekalı mıydık? Anlamadım.
1 işçi bir binayı 2750 dakikada yapıyorsa, 2750 işçi 1 binayı 1 dakikada nah yapar. Nerede kaldı orantı? Matematik bitmiştir benim için.
Anneme bugün okula gitmeyeceğim dedim, ütü yaptık, bulaşık yıkadık şimdide Dest-i İzdivaç izleyip fasulye kırıyoruz. Not: Pişmanım!
Şu cuma akşamının güzelliğine bakar mısınız? Tavan bir ayrı bakıyor, duvarlar bir başka samimi, halının desenlerini daha anlatmadım bile.
Öğretmen ”Ödevin Nerede?” diye sorunca ödevin orada olmadığını bile bile çantasını karıştırıp bi mucize bekleyen öğrencileriz biz.
Test çözüyordum ilk soruyu yaptım cevap doğru çıktı, kitabı kapattım. Net oranı %100 sonuçta, her şeyi zirvede bırakmak lazım.
2. dönem çok ders çalışacaktım, devamsızlık yapmayacaktım 1. sınavlardan yüksek not alıp 2. sınavlarda rahat olacaktım. Ne hayallerdi be.
Sigara paketinin üstüne bizim sınıfın resmi konulup üstüne ”Sigara içerseniz çocuklarınız böyle olur.” deseler tüm Türkiye sigarayı bırakır yemin ediyorum…
Dünyanın en güzel cümlesi ‘seni seviyorum.’ falan değildir. Annenin sabah, ”bugün yorgunsan yat uyu, okula gitme.’ cümlesidir. Ama yok öyle bir dünya.
Neden mi ders çalışmıyorum? Çünkü bana bir şeyleri zorla öğretmeye çalışan bu dayatmacı sisteme karşı. Şaka şaka hacı ben sıkılıyorum ya ondan.
Kavga olduğunda: Fen lisesi : Arkadaşlar durun kavga etmeyin. İmam Hatip lisesi : Allah rızası için kavga etmeyin.
Meslek lisesi : Ayıranı vallaha ben döverim lan.
