SAYFA İÇERİĞİ: Mahçup Olmak ile İlgili Sözler, Mahçup Sözleri, Mahcupluk ile İlgili Sözler, En Güzel Mahçup Olmak ile İlgili Sözler, Etkileyici Mahçup Olmak ile İlgili Sözler, Mahçup Olmak ile İlgili En Güzel Sözler, Mahçup Olmak ile İlgili Etkileyici Sözler
Güzel sözler sitemizin bu sayfasında Mahçup olmak ile ilgili sözleri bir araya getirdik. Sayfamızda yer alan sözleri sosyal medya hesaplarınızda yayımlayabilir, mesaj yoluyla sevdiklerinize iletebilirsiniz.
MAHÇUP OLMAK ile İLGİLİ SÖZLER
Yüzü kızaran, mahcup insanlar iyidir. (Tarık Tufan)
Şiddeti reddetmek, şiddeti mahcup eder. (Frederic Gros)
Mahçup etmek için değil, mahcup olmamak için yaşa. (Zata)
En zehirli mahcupluklar sarılarak yok olurlar. (Tahir Musa Ceylan)
Sesi az olanın mahçup olduğunu asla göremezsin. (Şeyh Sadi Şirazi)
Güneşi tuttu çamur; elmas mahcup, zift mağrur. (Necip Fazıl Kısakürek)
Mazeretler mazur göstermez, yalnızca mahcup eder insanı. (Üstün Dökmen)
Mesele mahcup gitmemek bu alemden, O’na mahçup düşmemek… (Fatih Duman)
Hasretine mahsur kaldım, hasretinle mahcup kaldım ey sevgili. (Küçük İskender)
Göklerden bir haber gibidir umut görünmez bir yerde saklanmış̧ mahcup. (Akif İnan)
Mahcubiyet güzeldir, mahcup olabilmek, utanabilmek, sıkılabilmek… (Güray Süngü)
İnsan olmanın gerekliliklerinden biri özürse, biri de mahçup olmaktır, utanmaktır. (Haydar Ergülen)
Bazı mahcubiyetler, gecikmiş olduklarından, sahiplerini daha da mahcup ederler. (Murathan Mungan)
Kardeşim, kötülerin yaptıklarından utan. Sonra iyilerin yanında mahçup olursun. (Şeyh Sadi Şirazi)
Dünün mahcup çocukları, bugün toplumsal endişe bozukluğu tanısıyla ilaç alıyor. (Kemal Sayar)
İnsanı en fazla küçük düşüren, her şeyden mahcup eden işte bu basit gündelik hayattı. (Elif Şafak)
Bazı mahcubiyetler, gecikmiş olduklarından, sahiplerini daha da mahcup ederler. (Murathan Mungan)
Anlatılacak ne çok hikaye kalıyor geride. Kelimelerse tutukluluk yapan bir silah kadar mahcup. (Ahmet Telli)
Allah, kendisine iman eden mümin kullarını mahçup etmeyecek ve iman en üstün olacaktır. (Nureddin Yıldız)
Karşınıza çıkan insanların bahtı da öylesine karadır ki onlar adına mahcup olurdunuz. (Louis Ferdinand Celine)
Direniş, derimin altında yer aramaya başlıyor: o da mahcup; kalbim, teselli ediyor, yanına varmış. (Nuri Pakdil)
İpeksi bir sessizliğe büründük, Bir hayat, mahçup ve duru. Rabbim gülleri ve sessiz harfleri koru. (Khaled Hosseini)
Lisanların bilmediği cümle adına terkip ettiğin şeylerden, üç yaşındaki çocuklar bile mahcup. (Necip Fazıl Kısakürek)
İnsan, gönlünü çıkarıp avucuna koyarak, başkaları önünde mahcup olmadan dolaşabilmektir. (Yusuf Has Hacip)
İnsanlar bir şeyi istemekten ve ona muhtaç olmaktan asla mahcup olmazlar. O da, sımsıcak kardeş dualarıdır. (Mehmet Deveci)
Ölüm bir son değil, ölüm bir başlangıç… Mesele mahçup gitmemek bu alemden, O’na mahçup düşmemek… (Fatih Duman)
Isındık, karnımızı doyurduk, çayımızı içtik. Şimdi her birimiz, kalbimizin en mahçup yerine gitmekle yükümlüyüz. (İbrahim Tenekeci)
Mağlup mu desem, mahçup mu? Ama ikisi de değil, ben garip, sen güzel, dünya mutlu. Öyle tuhafım bu akşamüstü. (Ahmed Arif)
Aşkın şerhi için türlü beyânatta bulunsam, aşka gelince; yani aşkın tesirini hissedince söylediklerimden mahcup olurum. (Mevlana)
İnsan en yakın arkadaşının bile mahcup olduğunu görmekten hoşlanır; arkadaşlığın büyük bir kısmı mahcubiyete dayanır. (Dostoyevski)
Seveni mahçup etmedik ama sevdiğimize kendimize sevdiremedik. Çünkü ya sevmesini bilmedik ya da haddinden fazla sevdik. (Mevlana)
İki düşman arasında söz söylediğin zaman öyle konuş ki yarın onlar birbirleriyle barıştıklarında sen mahçup olmayasın. (Şeyh Sadi)
Lamba cininin “dile benden ne dilersen” cümlesine, “canının sağlığı” cevabını verebilecek mahçup adamların hatırı için dönüyor dünya. (Tarık Tufan)
Her hafta cami çıkışında yardım ettiği yoksula verecek parası olmadığı için, arka kapıdan çıkan mahçup adamların hatırı için dönüyor dünya. (Tarık Tufan)
Hiç bir zaman icra memurunun, haciz memurunun evime gelmelerini istemem. Haczedilecek bir şey bulamazlar, insan mahcup olur. (Aziz Nesin)
Sonsuz üzerine tartışmalarla kendimizi mahcup duruma düşürmemeliyiz, çünkü bizim gibi sonlu varlıklar için sonsuzu anlamaya çalışmak tuhaftır. (René Descartes)
İnanın bana, o zamanlar aşklar ömür boyu sürerdi. Bir kız, camdan el salladı mı, havalara uçardık. Bir gülücük, mahcup, kaçamak bir bakış, bir merhaba… yavru kuşlar gibi heyecanlanırdık. (Murat Menteş)
Söz, insanın nefsinde olgunluktur; sözünle, kendini küçültme. Az konuşan, hiçbir zaman mahcup olmaz. Azıcık misk, bir yığın çamurdan iyidir. On adamlık konuşan cahilden çekin. Bilge gibi az ama öz söyle. (Şeyh Sadi Şirazi)
